GENÇ ALEVİLER
  Nazca Çizgileri (Uzaya Yansıyan Gizli Semboller)
 

Nazca

Nazca

Nazca

Nazca

Nazca Çizgileri

Eğer uzaylılar varsa ve dünyamıza gelseler önce uzaya yansıtılan bu garip şekilleri görecek ve kültürümüz hakkında ilk bu şekillerle yorum yapacaklar.

Şekillerde neler yok ki...

18 Ocak 2008

Siyon Yıldızları, Gamalı Haçlar, tarlaya yazılan küfürler, ekin çemberleri ve daha neler neler...

Dünya geçtiğimiz yıl aylar boyunca bu şekilleri izledi ve tartıştı.

Görüntüler bazı internet yazılımlarının reklamını da yapıyor inceden inceye ama olsun o kadar kusur kadı kızında da olur diyebilirsiniz..

Hatta bu görüntülerin içinden özel seçilip farklı kurgularla yayınlanan videolar da yok değil.

Özellikle Siyon gözü ve Siyon yıldızı şekilleri ayıklanarak, Googleearth'da Siyonist propaganda yapıldığının altını çizen videolar da var ama biz size hepsini birden sunalım istedik...

Detaylı incelemek istediğiniz şeklin enlem ve boylamlarını alarak google earth üzerinden inceleyebilirsiniz...

İşte size aylarca tartışmaya yetecek malzemenin bir arada bulunduğu o görüntüler.

Diyelim ki beğenmediniz yine kaybınız yok.

Çünkü görüntülere eşlik eden müzik mutlaka sizi etkileyecek türden...

Nazca Çizgilerinin Sırrı

Bilim dünyası Amerikalı arkeolog Paul Kosok tarafından resimleri çekildiğinden beri şu soruların cevaplarını arıyor: Bu dev şekilleri kimler, nasıl ve hangi amaçlarla çizmiş olabilir? Bu gizemli çizgilerin fonksiyonu ne olabilir?  

Dünyanın belki de en büyük sanat eserleri arasında sayılabilecek ve aynı zamanda en zor görülebilen sanat eseri Nazca'daki desenlerdir. Ancak bu söylem, Peru'nun Nazca çizgileri için kullanılabilir. Erich von Däniken 1968 yılında kaleme aldığı "Tanrıların Arabaları" adlı araştırma kitabında, bu dev şekillerin uzaylı zekâsının ürünü olduğunu öne sürdü.  

1926 yılının eylül ayında, Profosör Julio C. Tello önderliğindeki bir arkeolog ekibi, Peru'nun güneyindeki bir çölün uzantısında yer alan Nazca Düzlüğündeki Cantallo'da kazı yaparken, ekipteki iki üye o bölgedeki bir tepeye tırmandılar ve olağandışı şaşırtıcı bir keşifte bulundular. Nazca'daki çölün sanki dev bir cismin ya da varlığın yapabileceği büyüklükte  çizimlerle dolu olduğunu  gördüler. Çölde, binlerce düz, kıvrımlı çizgil, geometrik şekiller ve hayvan çizimleri vardı. Ancak bunlar o kadar büyüktü ki sadece yüksekten bakıldığında seçilebiliyordu. Bu desenlerin çöl bölgesinin içinden geçen Pan Amerikan Otoyolu yapılırken bile kimse farkına varmamıştı. Ancak 1930'larda, bu muhteşem çizimlerin üzerinden uçan Peru Hava Kuvvetlerinin pilotlarının çektiği fotoğraflarla arkeologların keşfi doğrulandı. 

İnsanlık bu geoglifleri, 1939 yılında Peru'nun başkenti Lima'nın 400 kilometre güneyindeki Nazca ovası üzerinde gözlem uçuşu yapan Amerikalı arkeolog Paul Kosok ‘un ilk fotoğrafları çekmesi üzerine görmüş ve tanımış oldu. Soruyu araştıran bilim dünyasında, o günden bu yana çok değişik savlar ortaya atıldı. Bu çizgilerin, başlangıçta "Kristopf Kolomb-öncesi Latin Amerika"da düzenlenen ilk olimpiyatların atletizm pistleri olduğu iddia edildi.

Astroloji dünyası da durmadı ve Maymun, kuş ve fok gibi hayvan şekillerinin dev bir yıldız falı olduğunu söylediler. Onlara göre, bu dev hayvan şekilleri, günümüz burçlarına benzer nitelikteydi. Birçok bilim adamı ise, bu çizgilerin nazca bölgesinde yaşayan uygarlığının yürüyüşü çok sevdiğini ve tesadüfü oluştuğunu söylemiştir, ama bu tez de arkeologların araştırmalarınca çürütüldü. 

Nazca için ilk bilimsel açıklama, Alman matematikçi Maria Reiche'den (1903-1998) geldi. 1946 yılında Nazca yakınlarındaki San Pablo kasabasına yerleşti ve yaşamını Nazca çizgilerinin sırrını bulmaya adadı. Bilimsel kariyerini geogliflerle yapmak isteyen Maria sayesinde Nazca'nın dev şekilleri,1983 yılında UNESCO tarafından "Dünya Mirası" kategorisinde koruma altına alındı. Maria Reiche, öncelikle bu çizgilerin nasıl çizildiği sorusuna bir açıklık getirdi. Ona göre, kumun daha koyu olan üst tabakası kazınmış ve böylece alttaki daha açık bir tabaka ortaya çıkarılmıştı. Ona göre, şekiller Güneş'in, Ay'ın ve bazı yıldızların pozisyonunu yansıtıyordu. Ve insanlara ne zaman ekinlerini ekmeleri, ne zaman tarlalarını sulamaları ve ne zaman ekini toplamaları gerektiğini hatırlatıyordu. Ne var ki, daha kuşkulu bilim adamlarına göre bu sav, bir bakıma dev okları ve düz çizgi biçimindeki şekilleri açıklıyordu, ama özellikle hayvan figürlerinden oluşan görüntüler konusunda yetersiz kalıyordu.  Düz çizgiler de hemen bütün yönlere kaydırılmıştı. Daha sonra bilgisayar aracılığıyla yapılan hesaplar, şekiller ve çizgilerin sadece yüzde 20'sinin astronomik pozisyonlara uygun düştüğünü gösterdi. Maria Reiche'nin kuramı belki olayın bir yönünü aydınlatıyordu, ama acaba tümünü aydınlatmaya yetiyor muydu? Bu tüm bilim adamlarının her zaman merak konusuydu.

Kaynak:http://gizliilimler.tr.gg
 
  03.11.2009'dan beri 31975 ziyaretçikişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol